haut

Anlam (İngilizce)

Adj

1. high
2. tall
3. early

Adv

high

Noun

top

Kavramlar

yüksek

yukarı

uzun

yüksek sesle

ulvi

yükseklik

gürültüyle

denizden uzak olan

ali

yukarı işareti

ser

tepe

yüce

yukarıya

Eş anlamlılar

élevé

sommet

grand

long

fort

cime

supérieur

dessus

🔛

hauteur

faîte

🔝

ciel

éminent

en haut

faite

profond

particulièrement

tête

le

luxueusement

lycée

meilleur

merveilleux

moelleux

monter

niveau

plus

pointe

premier

1st

promontoire

somptueusement

sonore

stature

taille

ventre

à haute voix

au

au plus haut niveau

d’en haut

école secondaire

être grand

richement

royalement

s’élever

summun

partie supérieur

air

École secondaire

altitude

amont

au-dessus

Çeviriler

high

alto

hoch

tall

alto

alto

hoog

alt

elevado

altus

lofty

top

🔝

ψηλός

loud

(IPA) olarak telaffuz edilir

/o/

Etimoloji (İngilizce)

Ortaçağ Fransızcası öğesinden devralındı: hault

Eski Fransızca öğesinden devralındı: hault

Latince öğesinden devralındı: altus

Eski Yüksek Almanca ile aynı kökten türemiştir: hōh

In summary

Inherited from Middle French hault, from Old French haut, halt (“high, tall, elevated”), a conflation of Frankish *hauh, *hōh (“high, tall, elevated”) and Latin altus (“high, raised, profound”). Akin to Old High German hōh (“high, tall, elevated”). More at high, haughty.

Cümleler

Sa taille peut atteindre de haut .

Boyutu yükselebilir.

Nous proposons donc de diminuer le nombre de membres du Haut conseil .

Bu nedenle Yüksek Konsey üyelerinin sayısını azaltmayı öneriyoruz.