gece

Signification

Noun

night

Adv

1. at night, in the night, by night
2. nocturnally

Adj

nocturnal

Prononcé comme (IPA)

[ɟe̞ˈd͡ʒɛ]

Étymologie

From Ottoman Turkish كیجه, گیجه (gece, “night, evening”), from Old Anatolian Turkish كیجه (gejä, “night”), from Proto-Turkic *kēče (“night, evening”). Cognate to geç (“late”) and gecikmek (“to be late”). Compare Turkic cognates such as Old Turkic 𐰛𐰃𐰲𐰀 (kéče, “evening, late in the evening”), Karakhanid [script needed] (kéčē, “night, at night”), Turkmen gije (“night”), Yakut киэһэ (kiehe, “evening”), and Hungarian késik (“to be late”) a Turkic borrowing from the same root. Unrelated to geç- (“to pass”) which has a short /e/.

Phrases

Bu gece ne yapıyorsun?

Qu'est-ce que tu fais ce soir?

Gece daha yeni başlıyor .

La nuit ne fait que commencer.

Bu gece onun için ne kadar acı olmuştu.

Comme c'était douloureux pour lui ce soir.

Gece yeniden düğün başladı .

Le mariage a recommencé la nuit.

Gece kapladı her yeri .

Il s'est couvert tous les soirs.

Gece lambasını kaldırdım.

J'ai levé la lampe de nuit.

Bu gece bahçenin bir köşesinde yatmama müsaade etmeyecek misiniz?

Tu ne vas pas me laisser dormir dans un coin du jardin ce soir?

Kefaletle serbest bırakılmadan önce üç gece hapiste tutuldu ve mahkemeye çıkarıldı.

Il a été détenu en prison pendant trois nuits avant d'être libéré sous caution et a été traduit en justice.