hemen

Significat

Adv

1. immediately, without delay
2. more or less

Adj

very (used before prepositions)

Amb guionet com

he‧men

Pronunciat com a (IPA)

/heˈmɛn/

Etimologia

From Ottoman Turkish همان (hemen), from Persian همان (hamân, “simultaneously”).

Sents

Hem de hemen .

Right away.

Hemen kapıyı aç !

Open the door now!

Hemen eşyalarımı topladım.

I packed my things right away.

Seyirci her şeyi hemen tüketmek istiyordu.

The audience wanted to consume everything, immediately.

Hemen çekmeceyi kapatmıştı.

He immediately closed the drawer.

Zaten hastalığından beri hemen hemen hiç gülmemişti.

He had hardly laughed since his illness.

Bunu bekliyormuş gibi hemen siyah kaplı defteri cebime koydum.

I immediately put the black-covered notebook in my pocket as if I was expecting this.

Hemen kapının arkasına gelen bir karyola , üzerinde tepinilmiş gibi darmadağınıktı.

A bedstead, which came right behind the door, was cluttered as if it had been trampled on.