yakın

Signification (Anglais)

Adv

close by, nearby

Noun

1. akin to, relative
2. Somebody/something that is near

Coupé comme

ya‧kın

Prononcé comme (IPA)

/jɑˈkɯn/

Étymologie (Anglais)

Inherited from Ottoman Turkish یاقین (yakın), from Proto-Turkic *yakïn, from Proto-Turkic *yak- (“to come near, approach”) + *-ïn (“noun forming suffix”).

Phrases

Sahneye yakın köşelerden birinde de bir kuyruklu piyano vardı .

L'un des coins près de la scène avait un piano comète.

Bir içgüdü bizim birbirimize herkesten daha yakın olduğumuzu bana fısıldıyordu.

Un instinct se chuchotait que nous étions plus près les uns des autres que quiconque.

Yakın zamanda şehir yakınlarında doğal gaz ve petrol yatakları bulunmuştur.

Des dépôts de gaz naturel et de pétrole ont récemment été trouvés près de la ville.

Hangi okulda olsa, imtihana yakın peder , öğretmenlerle bir konuşur, meseleyi yoluna kordu.

Dans n'importe quelle école, le père, proche du test, parle aux enseignants et a changé la question.

Sizce etnik çeşitlilik yakın zamanda Kosova'da gerçeğe dönüşebilir mi ?

Pensez-vous que la diversité ethnique peut bientôt se réaliser au Kosovo?