geçmiş

Anlam (İngilizce)

past participle of geçmek

Sıklık

(IPA) olarak telaffuz edilir

[ɡet͡ʃˈmiʃ]

* From Turkish "geçmek" (to pass)

Yeni

geçmek

(transitive) to pass, pass through, pass over, cross
(intransitive,with-ablative) to pass by, go by, pass through
to pass, elapse, to be spent in
(intransitive,with-dative) to penetrate, affect, pass on to, pass over to
(transitive) to surpass, exceed, outdo, outstrip, outrun
to be current, be in use, be valid, be in effect
to be in demand, sell, be popular, be in vogue
(intransitive) to get rotten, dry up, spoil
(transitive) to go over, revise

Bunu yer imlerine ekle

Telaffuzunuzu geliştirin

Arrow pointing to the button

Türkçe

Türkçe learnfeliz ile öğrenmeye başlayın.

Konuşma pratiği yapın ve " geçmiş " ve Türkçe içindeki diğer birçok kelime ve cümleyi ezberleyin.

Türkçe kurs sayfamıza gidin

Notes

Sign in to write sticky notes

Cümleler

Fakat geçmiş tarihçilerin işidir.

But the past belongs to the historians ...

Aman usta , bu modası geçmiş mallarla adam kandıramayız.

Oh, master, we can't fool people with these outdated goods.

"Modası geçmiş ahlak kaidelerini unut!" dedi ve elini uzatmadan ayrıldı.

He said, "Forget the old-fashioned morals!" and left without extending a hand.

Questions