üzerinde

Significado (Inglês)

on

Hifenizado como

ü‧ze‧rin‧de

Pronunciado como (IPA)

[y.ze.ɾinˈde]

Etimologia (Inglês)

Inherited from Ottoman Turkish اوزرنده (üzerinde).

Frases

Yeni mağazada yetmiş binin üzerinde ürün bulunuyor.

A nova loja contém mais de setenta mil produtos.

Hemen kapının arkasına gelen bir karyola , üzerinde tepinilmiş gibi darmadağınıktı.

Um berço que voltou para a porta estava cheia de confusão como se ele fosse recuar.

Birkaç kere parmaklarını gerip perdeler üzerinde oynattıktan sonra çalmaya başladı .

Depois de esticar os dedos algumas vezes e brincar nas cortinas, ele começou a tocar.

Biraz sonra taşların üzerinde çıplak ayak sesleri duyuldu ve küçük kapı hafifçe aralandı.

Um pouco mais tarde, passos descalços foram ouvidos nas pedras e a pequena porta foi ligeiramente aberta.

Bu darbenin tesiriyle derhal kendinden geçti , pis halının üzerinde boylu boyunca kaldı .

Com a influência desse golpe, ele desmaiou imediatamente, permaneceu no tapete sujo.

Venediklilerin elindeki İstendil adası Akdeniz yolu üzerinde olup korsan yatağı durumundaydı.

A ilha de Inendil nas mãos dos venezianos estava na estrada Mediterrânea e era uma cama de pirata.