yaklaşık

Senso

approximate

Con trattino come

yak‧la‧şık

Pronunciato come (IPA)

/jak.ɫaˈʃɯk/

Etimologia

From yaklaş- (“to approach”) + -ık.

Frasi

İlk gecede yaklaşık iki bin kişi bir araya geldi .

Circa duemila persone si sono incontrate la prima notte.

Burada yaklaşık otuz yıl yaşar.

Ha vissuto qui per circa trent'anni.

Sadece gelinlik yaklaşık kırk kilo gelir .

Solo l'abito da sposa arriva a circa quaranta chili.

Tatbikatta yaklaşık bin beş yüz asker görev aldı .

Circa mille centinaia di soldati hanno preso parte all'esercizio.

İnşaat yaklaşık elli üç milyon avroya mal olacak .

La costruzione costerà circa cinquanta tre milioni di euro.

Foruma yaklaşık yüz elli hasta ve otuz uzman katıldı.

Circa centocinquanta pazienti e trenta esperti hanno partecipato al forum.

Yaklaşık yüz elli dört Rad taraftarı tutuklandı.

Sono state arrestate circa centocinquantaquattroquattro dita.

Halkın yaklaşık yüzde otuz üçü oy kullanmayacak.

Circa il trenta -tre percento della gente non voterà.