polis

Senso

1. police (an organisation that enforces the law)
2. police officer

Con trattino come

po‧lis

Pronunciato come (IPA)

/poˈlis/

Etimologia

From Ottoman Turkish پولیس (polis), from French police.

Frasi

Bunların arasında üç de kadın polis bulunuyor.

Questi includono tutte e tre le poliziotti femminili.

Polis olaya müdahale ederek düzeni sağladı.

La polizia è intervenuta nell'incidente e ha fornito l'ordine.

Polis saldırganları arıyor .

La polizia è alla ricerca di aggressori.

Polis bu olayla ilgili ki şüpheliyi tutukladı.

La polizia ha arrestato il sospetto per questo incidente.

Polis olayı bir suikast girişimi olarak niteledi.

La polizia ha descritto l'incidente come un tentativo di assassinio.

Polis reformu en büyük engel olmayı sürdürüyor.

La riforma della polizia continua ad essere il più grande ostacolo.

Güney tarafındaki büyük tiyatro binasının önünde bir polis dolaşıyordu.

Un ufficiale di polizia stava camminando di fronte al Grand Theater Building sul lato sud.

Olaylarda bir Arnavut ve dört polis yaralandı.

Un albanese e quattro poliziotti sono rimasti feriti negli eventi.