konusu

Signification (Anglais)

third-person singular possessive of konu

Coupé comme

ko‧nu‧su

Prononcé comme (IPA)

[konusu]

Phrases

Söz konusu işlem Salı günü gerçekleşti.

Le processus a eu lieu mardi.

Fakat söz konusu anlaşma imzalanmayacak.

Mais l'accord ne sera pas signé.

İstikrarsızlık tehlikesi söz konusu mu ?

Y a-t-il un danger d'instabilité?

Bu yıl söz konusu rakam ikiye katlanacak.

Cette année, le chiffre doublera.

Söz konusu vergi yüzde ondan yüzde on beşe yükseltilecek.

La taxe sera passée à quinze pour cent pour cent.

Söz konusu kişilerin eskiden yaşadıkları yerlerin güvenliği konusunda bize ne söyleyebilirsiniz?

Que pouvez-vous nous dire sur la sécurité des endroits où ces gens vivaient?

Söz konusu karar , aylar önce yürürlüğe konmuştu.

La décision a été mise en vigueur il y a des mois.

Söz konusu antlaşma Osmanlı Devleti'nin memnun etmedi ve sadrazam azledildi.

Le traité en question n'a pas satisfait l'Empire ottoman et le grand vizir a été rejeté.