devlet

Signification

state (any sovereign polity)

Prononcé comme (IPA)

/dev.let/

Étymologie

Inherited from Ottoman Turkish دولت (devlet), from Arabic دَوْلَةٌ m sg (dawlatun, “a state”, indefinite nominative). Compare also Azerbaijani dövlət, Bashkir дәүләт (dəwlət), Kazakh дәулет (däulet), Kyrgyz дөөлөт (döölöt), Uzbek davlat, etc.

Phrases

Sonradan gelen devlet devlet değildir .

L'État qui vient plus tard n'est pas l'État.

Her iki krediye devlet garantörlük edecek .

L'État sera garant pour les deux prêts.

Yiğit başından devlet ırak değildir .

Yigit n'est pas l'État depuis le début.

Kötü haberse devlet finansmanı.

La mauvaise nouvelle est le financement de l'État.

Çok sayıda devlet yetkilisi ve spor bakanlığı ile yapılan bazı görüşmelerin ardından uzlaşma sağlandı.

Après quelques négociations avec un grand nombre de représentants de l'État et le ministère des Sports, un compromis a été obtenu.

Görevdeki devlet başkanı Hamid Karzai görev süresi kısıtlamaları nedeniyle aday gösterilmeye uygun değildi.

Le président Hamid Karzai n'était pas approprié d'être nommé en raison des restrictions de son mandat.