önünde

Significado

Postp

in front of

Noun

1. second-person singular single-possession locative of ön
2. third-person singular single-possession locative of ön

Oraciones

Siz beş dakika sonra kapının önünde beni bekleyin!

¡Me esperas frente a la puerta después de cinco minutos!

Aile genelde hükümetin bir adım önünde gidiyor.

La familia generalmente va un paso por delante del gobierno.

Seni kapının önünde bekler bulduğum zaman sanki bunun böyle olacağını biliyormuş gibiydim.

Cuando te encontré esperándote frente a la puerta, era como si supiera que sería así.

Bir sabah , erkenden sokağa çıkıyordu, yeğeninim önünde biraz durdu.

Una mañana, iba a la calle temprano, se detuvo un poco frente a mi sobrino.

Kahvenin önünde birkaç ihtiyardan başka kimse kalmamıştı.

No quedaba nadie frente al café sino algunos viejos.

Güney tarafındaki büyük tiyatro binasının önünde bir polis dolaşıyordu.

Un oficial de policía caminaba frente al edificio del Gran Teatro en el lado sur.