şeyi

Betekenis (Engels)

1. (accusative,form-of,singular) accusative singular of şey
2. (form-of,possessive,singular,third-person) third-person singular possessive of şey

Sinne

Senin için her şeyi yaparım .

I am willing to do anything for you.

Bana her şeyi anlat .

Tell me everything.

Bildiğim her şeyi anlattım.

“I have told you all I know.

Her şeyi açıklayabilirim.

Well, I can explain everything.

" Acaba ben de aynı şeyi yapmıyor muyum?" düşüncesi gelirdi.

“I wonder if I'm not doing the same thing?”

Fakat tekrar elde edilmesi mümkün olmayan bir şeyi kaybetmiştim.

But I had lost something that could not be regained.

Her şeyi bilmiş, her şeye karar vermiş bir insan gibi konuşuyordu.

He spoke like a person who knew everything and decided everything.

Ben de her şeyi bırakarak onunla beraber dolaşmaya başladım.

So I left everything and started walking around with him.