onlardan

Betekenis

ablative of onlar

Sinne

Fakat onlardan ufak bir alaka gördüğüm anda bütün niyet ve kararlarım uçup gidiyordu.

But as soon as I saw a little interest from them, all my intentions and decisions were blown away.

İzmir'e varınca hemşerileri bulup, ötesini onlardan öğrenmek lazımdı.

When we arrived in Izmir, we had to find the compatriots and learn more from them.