insan

Sinne

Çünkü birçok insan gibi onun da bir
1

ilişkisi vardır.

Because, like many people, he has a relationship.

Lees meer

Sarı

bir
1

kapının arkasında bir
1

araya toplanmış bir
1

grup insan .

A group of people gathered behind a yellow door.

Lees meer

Ben hayatta yalnız başına yürüyebilecek bir
1

insan değildim.

I was not a person who could walk alone in life.

Lees meer

Yüz
100

binlerce insan tasarruflarını kaybetti.

Hundreds of thousands of people lost their savings.

Lees meer

Beton tribünlerde oturan bir
1

grup insan ve bir
1

köpek
🐕

.

A group of people and a dog sitting in concrete stands.

Lees meer

Patlamada altmıştan fazla insan yaralandı.

More than sixty people were injured in the explosion.

Lees meer

Betekenis (Engels)

human
(figuratively) a humane person

âdemoğlu

insanoglu

ademoğlu

insan soyu

kisi

sahış

varlıkların en şereflisi

beşeriyet

άνθρωπος

òme

Frekwensie

Uitgespreek as (IPA)

[inˈsɑn]

Geërf van Ottoman Turkish

انسان

In summary

From Ottoman Turkish انسان, from Old Anatolian Turkish اِنْسَانْ ('insān), from Arabic إِنْسَان (ʔinsān), from Proto-Semitic *ʔināš- (“man, person”).

Verbeter jou uitspraak

Notes

Sign in to write sticky notes

Begin om Turks te leer met learnfeliz .

Oefen om " insan " en baie ander woorde en sinne in Turks .

Begin leer Turks

insan

Sinne

Çünkü birçok insan gibi onun da bir
1

ilişkisi vardır.

Sarı

bir
1

kapının arkasında bir
1

araya toplanmış bir
1

grup insan .

Ben hayatta yalnız başına yürüyebilecek bir
1

insan değildim.

Yüz
100

binlerce insan tasarruflarını kaybetti.

Beton tribünlerde oturan bir
1

grup insan ve bir
1

köpek
🐕

.

Patlamada altmıştan fazla insan yaralandı.

Betekenis (Engels)

Sinonieme

Vertalings

Frekwensie

Uitgespreek as (IPA)

[inˈsɑn]

Etimologie (Engels)

Geërf van Ottoman Turkish

انسان

In summary

Notes

Sign in to write sticky notes

Begin om Turks te leer met learnfeliz .

learnfeliz

insan

Sinne

Çünkü birçok insan gibi onun da bir 1 ilişkisi vardır.

Sarı bir 1 kapının arkasında bir 1 araya toplanmış bir 1 grup insan .

Ben hayatta yalnız başına yürüyebilecek bir 1 insan değildim.

Yüz 100 binlerce insan tasarruflarını kaybetti.

Beton tribünlerde oturan bir 1 grup insan ve bir 1 köpek 🐕 .

Patlamada altmıştan fazla insan yaralandı.

Betekenis (Engels)

Sinonieme

Vertalings

Frekwensie

Uitgespreek as (IPA)

[inˈsɑn]

Etimologie (Engels)

Geërf van Ottoman Turkish

انسان

In summary

Notes

Sign in to write sticky notes

Begin om Turks te leer met learnfeliz .

Çünkü birçok insan gibi onun da bir
1

ilişkisi vardır.

Sarı

bir
1

kapının arkasında bir
1

araya toplanmış bir
1

grup insan .

Ben hayatta yalnız başına yürüyebilecek bir
1

insan değildim.

Yüz
100

binlerce insan tasarruflarını kaybetti.

Beton tribünlerde oturan bir
1

grup insan ve bir
1

köpek
🐕

.